smackdown-taycan
  Haberler
 
ŞAŞIRTICI HABERLER!
Örümcek Isırdı,Sigarayı Unuttu
ece tarih 25.01.2010, 14:07 (UTC)
 Van'ın Gevaş ilçesinde örümcek tarafından ısırılan Hüsrev Tanrıtanır'ın (41) hayatı değişti.

Günde 2 paket sigara içen Tanrıtanır, örümcek ısırdıktan sonra sigarayı tiryakisi olduğunu unuttu.

Edinilen bilgiye göre, Gevaş Devlet Hastanesinde temizlik görevlisi olarak çalışan Tanrıtanır, hastanenin kazan dairesinde çalıştığı sırada örümcek tarafından ısırıldı.

Karadul cinsi örümcek tarafından ısırıldığı belirlenen Tanrıtanır, kaldırıldığı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde gördüğü tedavinin ardından taburcu edildi.

Örümcek ısırması sonrası Tanrıtanır'ın hayatındaki ilginç değişiklikler yaşandı. Günde 2 paket sigara içen Tanrıtanır, yaşadığı olay sonrası tiryakilikten kurtuldu. Yaşadığı hafıza kaybı nedeniyle sigara içtiğini dahi hatırlamayan Tanrıtanır, alacak ve vereceklerini de unuttu.

Yaşadıklarını AA muhabirine anlatan Tanrıtanır, örümceğin ısırmasının ardından tüm dengesinin bozulduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

''Örümcek ısırdıktan sonra bilincimi kaybetmişim. Arkadaşlarım, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesine götürmüşler. Orada tedavi altına alındım. Beni ısıran örümceği de üniversiteye götürüp incelediler ve karadul cinsi olduğunu belirlediler. Tedavimin ardından taburcu edildim. Olaydan önce günlük 2 paket sigara içerdim olayın ardından yaşadığım hafıza kaybı nedeniyle sigara içtiğimi de hatırlamadım. Şimdi sigara içmiyorum.''

Hafızasını kaybettiği için alacaklarını ve borçlu olduğu kişileri de unuttuğuna dikkati çeken Tanrıtanır, şöyle konuştu:

''Örümceğin ısırmasının ardından evde de aylarca tedavi gördüm. Bu süre zarfında hastaneye ve eve gelen yakınlarımı, eşimi, çocuklarımı kimseyi tanımıyordum. Beni tedavi eden doktor ve hemşirelerin simasını da bir gün sonra unutuyordum. Bu süre zarfında beni ziyarete gelen çok kişi oldu. Bazıları borcum, bazıları da alacağım olduğunu söylüyordu. Fakat ben kimseyi tanımadığım ve hafızamı yitirdiğim için hiçbir şey hatırlamıyorum.''

Tanrıtanır'la birlikte görev yapan Aydın Ok ve Naim Esin de örümcek ısırması sonrasında Tanrıtanır'ın çok tuhaf hareketler yaptığını belirterek, dört kişinin Tanrıtanır'ı zapt etmekte güçlük çektiğini anlattılar.

-EŞİ MEMNUN-

Yıldız Tanrıtanır ise eşinin hastanede ayıldığı zaman kendisini tanımadığını ve bundan dolayı büyük endişe duyduğunu belirterek, şunları söyledi:

''Hastaneden taburcu oluncaya kadar sıkıntılı günler geçirdik. Olaydan sonra en çok sigarayı bırakmasına sevindim. Zaten astım hastasıyım. Hem çok kötü sigara kokuyor, hem de çok içiyordu. Sürekli evde kavga ediyorduk. Şimdi çok mutluyum. Hatta 'iyi ki örümcek onu ısırmış' dediğim de oluyor.''

-HAFIZA KAYBININ NEDENİ-

Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahi Servisi Ana Bilim Dalı Başkanı Bülent Özbay, Tanrıtanır'ın hastaneye ilk geldiğinde oksijen yetersizliği sorunu bulunduğunu belirterek, şunları söyledi:

''Hastanın solunum yolları daraldığı için pozitif basınçlı vantilatör adını verdiğimiz cihazlar ve maskeyle solunumuna yardımcı olduk. Üst solunum yolunda bir daralma olduğu için oksijensiz kaldı. Anında müdahale yapmamıza rağmen hastaneye getirilinceye kadar geçen evrede oksijensizliğe bağlı olarak hafıza kaybı yaşamış. Ayrıca bu örümceğin zehrinin vücutta kalıcı bir etkisi var mı? Bu konuda doğrusu çok bilgi sahibi değiliz. Ama oksijensiz kalan hastalarda bu gibi sorunlar, hafıza kaybı olabiliyor. Kalıcı bir bozukluk hafıza bölgesinde gerçekleşmiş olabilir.''

-KARADUL BÖCEĞİ-

En zehirli örümceklerden olduğu bilinen Karadul tarafından ısırılan bölge hissizleşene kadar kişi ısırıldığını anlamayabiliyor. Böceğin ısırmasının sinir merkezine direkt etki yaparken, ısırmanın şiddetli kramplara, göğüste sıkıntıya ve 24 saatten sonra solunum zorluğuna yol açıyor. Karadulun sokmasıyla beyne oksijen az gitmesinden dolayı soktuğu kişide hafıza kaybı yaşanmasına da yol açabiliyor.
 

Uzun Yaşamın Sırrı Bu Bitkide
ece tarih 25.01.2010, 14:05 (UTC)
 Çin'de binlerce yıldır faydaları için tüketilen bu bitki aynı zamanda uzun yaşamın da sırrını içinde barındırıyor.

Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde yüzyıllardır şifa kaynağı olarak bilinen kırmızı reishi mantarı üretiliyor. Türkiye'de üç yerde üretimi olan kırmızı reishi mantarının, Karadeniz bölgesindeki tek üretim yeri Bozkurt ilçesi. Oğuzkanlar İşletmesi tarafından üretilen reishi mantarı doğada çok nadir olarak bulunuyor.

Firma sahibi Süleyman Oğuzkan, Çin'de binlerce yıldan itibaren faydalarından dolayı ihtiyaç hissedilen ve Çin hanedanlığının kıymetli bir hazinesi durumunda olan kırmızı reishi mantarının, uzun yaşamın kaynağı olarak bilindiğini ifade etti. Oğuzkan; kırmızı reishi mantarının; bağışıklık sistemine, sinir sistemine, boşaltım sistemine, dolaşım sitemine, kas ve kemik sistemine, kansere, bronşite, diabete, fiziksel görünüşe, beden ve ruh sağlığına ve yaşlılığa faydalı olduğunu açıklandı.

Süleyman Oğuzkan, "Reishi, Japonca'da ölümsüzlük anlamına geliyor. Haşa ölümsüzlük Allah'a mahsus, lakin sağlık kaynağı olan mantarın ömrü uzatmasından dolayı bu isim verilmiş olabilir. Kırmızı reishi mantarını 3'er gramlık 30 paket halinde ambalaj yapıyoruz.Yıllık 800 kg üretim yapıyoruz. Ürettiğimiz mantarları yurt içi ve dışında pazarlıyoruz. Sadece İstanbul'da 1 ayda 60 kilogram tüketiliyor." şeklinde konuştu.

Şifa kaynağı olan mantarın, kendine özgü bir hazırlanma şekli olduğunu ifade eden Oğuzkan, şöyle dedi: "Cam demlikte metal ile temas etmeden 30 dakika 1 litre suda kaynatılarak isteğe göre sıcak ya da soğuk olarak tüketilmeli. Şeker ya da tatlandırıcı kullanılmamalıdır. İsteğe bağlı olarak bal ile tatlandırılabilir. Çok tanınmış bir mantar çeşidi olmayan kırmızı reishi mantarını yiyenler ise tadını bildiğimiz mantarlardan farklı ama lezzetli, ayrıca şifa kaynağı olduğunu bildiğimiz için ayrı bir lezzetli geliyor."
 

Çocuğunuzu Obeziteden Koruyun
ece tarih 25.01.2010, 14:04 (UTC)
 Uzmanlar, çocukları obeziteden koruyacak tavsiyelerde bulundu.

Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu (BESYO) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Kürşat Karacabey, televizyon ve internet bağımlılığının çocukları egzersizden uzaklaştırdığını, onların obez olmasına neden olduğunu söyledi.


Karacabey, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bireyin büyüme döneminde spor yaparak kapasitesini geliştirmesinin büyük önem taşıdığını vurgulayarak, ''Büyüme döneminde spor yaparak kapasitesini geliştirmeyenlerin, büyüdükten sonra bu ihtiyacı karşılayabilmeleri çok daha zor'' dedi.

Sporun, çocukluk ve gençlik dönemlerinde bedensel gelişimin sağlıklı olmasını sağladığını, ileri yaşlarda ise kişinin sağlığının bozulmasını önlediğini ve geciktirdiğini vurgulayan Karacabey, ''Spor çocukluk ve ergenlik çağında yapılması gereken en önemli etkinliktir'' diye konuştu.

Karacabey, sporun, çocukları enerji alımı ile enerji harcanması arasındaki dengesizlikten kaynaklanan çocukluk dönemi obezitesinden koruyucu etkisinin olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Sporun sağlık üzerinde birçok psikolojik ve fizyolojik olumlu etkileri var. 6 yaş ve üzeri obez çocukların yüzde 50'si yetişkinlik dönemlerinde de obez olmaktalar. Bu oran çocukluk çağında obez olmayanlarda yüzde 10'a kadar düşmektedir. O halde obezite erken yaşta tespit edilmeli ve obeziteden korunmak için fiziksel etkinlikler artırılmalı.

Günümüzde televizyon ve internet bağımlılığı çocuklarımızı hareketli yaşamaktan alıkoyuyor. Televizyon ve internet bağımlılığı çocuklarımızı egzersizden uzaklaştırıyor, onların obez olmasına neden oluyor. Bu olumsuzluğun önüne geçilmesinin yolu ailelerin çocuklarını spor yapmaya teşvik etmesinden geçiyor. Buna ciddi biçimde ihtiyaç var.''

ÇOCUĞUN YAPACAĞI SPOR VE SPORA BAŞLAMA YAŞI

Çocuğun yapacağı sporun ve tercih edilen spora başlama yaşının da doğru belirlenmesi gerektiğine dikkati çeken Karacabey, iskelet sistemini zorlayan ağır sporlara erken yaşta başlamanın yanlış olduğunu vurguladı.

Kemiklerin büyüme uçlarının zedelenmesi halinde çocuğun büyümesinin yavaşlayabildiğini ve şekil bozuklukları ortaya çıkabildiğini ifade eden Karacabey, ''Örneğin yüzmeye 5-6, jimnastik, buz pateni, binicilik, kayak ve futbola 7-8 yaşında başlamak doğrudur. 10 yaşından sonra bu sporlara ek olarak voleybol, basketbol, hentbol ve dalış sporları yapılabilir. Su topu, okçuluk ve atlama sporlarına başlamak için ise 12 uygundur'' diye konuştu.

Karacabey, halter ve güreş gibi ağır sporlara başlama yaşının 15-16 olduğunu sözlerine ekledi.
 

Sağlıklı Yemekler İçin Öneriler
ece tarih 25.01.2010, 14:03 (UTC)
 İşte güvenli ve sağlıklı yemek hazırlamak için 10 sağlıklı tavsiye...

Tükettiğimiz gıdaların hijyenik ve temiz olması sağlığımız için çok önemlidir. Bu konuda ayrıca yemeği hazırlayan kişinin de birtakım hijyen kurallarına uyması gerekiyor.

Peki neler yapmalıyız? Newkerela.com sitesinde yer alan habere göre, işte güvenli ve sağlıklı yemek hazırlamak için 10 sağlıklı tavsiye:

- Yemek pişirmeden ya da yemeden önce ve sonra ellerinizi su ve sabunla yıkayın. Fiziksel temas bulaşmanın en yaygın şeklidir. Kirli eller ve tırnakların içindeki kirin, mikroorganizmaların ve zararlı bakterilerin yiyeceklere geçmesini önlüyor. Bu durumdan ellerinizi yıkayarak ve tırnaklarınızı kısa ve temiz tutarak kaçınabilirsiniz.

- Her zaman yemek pişirirken ya da su içerken temiz su kullanın. Musluğunuzdan akan suyun bulanık ya da pas renginde olup olmadığını kontrol edin. Sağlığınızı en çok tehdit eden tifo, kolera veya amebiyaz gibi ölümcül hastalıklara neden olan bakterileri çıplak gözle göremezsiniz. Herhangi bir şüpheniz varsa, suyunuzu en az 20 dakika iyice kaynatın ve temiz bir kapta saklayın.

- Yiyeceklerin çapraz bulaşmasından kaçının. Asla çiğ yiyeceklerle pişmiş gıdaları temas ettirmeyin. Temizlemeden aynı mutfak aletlerini, yüzeyleri ya da kapları kullanmayın. Mikrop yuvası olabilen özellikle et ve sebze gibi çiğ gıdaları pişmiş olanlarla bir arada tutmayın. Örneğin, çiğ sebzeler için kullandığınız bıçak ve kesme tahtasını sıcak suyla ve sabunla yıkamadan önce kızarmış tavuğunuzu kesmek için kullanmayın.

- Yemeklerinizi adamakıllı pişirin. Az pişmiş tavuk, balık ve et yok edilmesi imkansız mikroplar içerebildiğinden tam olarak güvenli değildir. Bu nedenle, etin iki tarafını, içini dışını her yerini iyice pişirin.

- İşlenmiş gıda alın. Onlar daha güvenli. Dünya Sağlık Örgütü, işlenmiş gıdaları çiğ gıdaların yerine alternatif olduğunu söylüyor. Uygun şekilde paketlenir ve saklanırsa, işlenmiş gıdalarda riskli bakteriler bulunmuyor. Güvenlik faktöründen başka, işlenmiş gıdalar aynı zamanda kulanıma hazır, bulunması kolay.

- Yemek pişirirken tadına bakmak için kaşık şart. Ancak, yemeğin tadına baktıktan sonra bu kaşığı yemeği karıştırmak için kullanmayın. Bu tükürük yoluyla oluşan bulaşmayı ve bozulmayı önleyecektir.

- Pişmiş yemeklerinizi çok fazla bekletmeyin. Yemeklerinizi hazırlar hazırlamaz hemen tüketin. Yemek pişirdiğiniz tencere oda sıcaklığına geldiğinde, mikroplar çoğalmaya başlar. Uzun süre bekletme yemeğin bozulmasına neden olur. Bu yaşamı tehdit etmenin yanında para, zaman ve emek kaybıdır.

- Yiyeceklerinizi sineklerden, farelerler, hamamböcekleri ve diğer ev zararlılarından koruyun. Yiyeceklerinizin bu hastalık taşıyan haşeratlarla temas etmemesine dikkat edin. Tenceleri, tavaları ve yiyecek kaplarını saklayın. Yemeklerinizi hava sızdırmaz kaplarda buzdolabında saklayın.

- Yemeklerinizi dolaptan çıkarınca iyice ısıtın. Ancak, donmuş gıdaları bir kereden fazla ısıtmayın.

- Mutfağınızı temiz ve kuru tutun. Nemli bir mutfak tüm ev zararlıları için en sevilen üreme alanıdır. Yemek hazırlamak için kullanılan herhangi bir yüzeyi temiz tutun ya da mutfak aletlerini temiz ve sıhhi yerlerde saklayın. Mutfağınız aydınlık olmalı ve güneş almalı. Çöplerinizi kapağı olan çöp kutularına atın ve çöpünüzü her gün dışarı atın.
 

Patatesler Nasıl Kızartılıyor?
Ece tarih 25.01.2010, 14:02 (UTC)
 Yapılan araştırma, kızarmış patateslerin restorantlarda masamıza gelmeden önce geçirdiği ilginç işlemleri ortaya çıkardı.

Yeni yapılan bir araştırmaya göre, restorantlarda servis edilen kızarmış patateslerin çoğu kızartılmadan önce, mısır yağına daldırılıyor.

Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayınlanan çalışmada, insan sağlığı için en kötü yağ olarak bilinen mısır yağının içerdiği fazla miktardaki doymuş yağ kalp hastalığı riskini artırıyor. Bu yağ türünde ayrıca çok az miktarda tekli doymamış yağ ile iyi kolesterolü düşüren çoklu doymamış yağlardan da yüksek miktarda var.

Araştırmacılar, Kasım ayında da obeziteyle ilişkili olan mısırın Amerika'da satılan hemen tüm fast-foodlarda kullanılan öncelikli içerik olduğunu rapor etmişti. Zincir restorantlar, müşterilerine sundukları yiyeceklerde kullanılan içerikler üzerinde spesifik bilgi vermek istemiyorlar.

Amerikalılar, kalorilerinin üçte birini bu restorantlardan yedikleri yağlı yemeklerle biriktiriyorlar. Araştırmacılar, 101 ulusal fast-food restorantından 68 karton kızarmış patates satın aldı. Bu restorantlar arasında 66 küçük işletmenin yanında McDonald's, Wendy's, Burger King ve diğerleri yer alıyor. Araştırmacılar, yiyecekleri kızartmada kullanılan yağın karbon izotop yoğunluğunu ölçtüler.

Ulusal gıda zincirlerinin 10'undan 7'si mısır yağına batırılmış kızarmış patates satarken, küçük işletmelerin sadece yüzde 20'sinin bu patateslerden sattığı belirlendi. Küçük işletmelerin yüzde 11 ve zincirlerin yüzde 7'si yüzde 50'den fazla mısır yağı içeren karışım kullandıkları bulundu.

Kızarmış patatesler sağlıklı yağlara batırılsa bile, beslenme uzmanlarının tercih ettiği gıda listesinin üstlerinde yer almıyor.
 

Düşen Uçakta Yaşam Umudu Yok
Ece tarih 25.01.2010, 14:00 (UTC)
 Beyrut'tan Addis Ababa'ya giderken düşen Etiyopya yolcu uçağıyla ilgili arama kurtarma çalışmalarında en az 23 ceset çıkarıldı. Umutlar tükeniyor...

Beyrut'tan Addis Ababa'ya giderken düşen Etiyopya yolcu uçağıyla ilgili arama kurtarma çalışmalarında en az 23 cesedin çıkarıldığı bildirildi.

Lübnan Savunma Bakanlığından bir yetkili, Lübnan açıklarında yürütülen arama-kurtarma çalışmaları kapsamında ulaşılanlar arasında çocuk cesetlerinin de bulunduğunu söyledi.

83 yolcu ve 7 kişilik mürettebat taşıyan Boeing 737-800 tipi yolcu uçağı, Beyrut'tan havalandıktan kısa süre sonra Akdeniz'e düşmüştü.
 

<-Geri

 1  2 Devam -> 
 
 
  Bugün 5 ziyaretçi (6 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol