Öğretmen derste çocuklara sormuş:
çocuklar kim cennete gitmek ister Temel hariç bütün öğrenciler parmak kaldırır öğretmen Temele sorar:
temel sen niye parmak kaldırmıyorsun
Temel şu cevabı verir:
-annem dediki okuldan sonra hemen eve gel
--+--
HALİNE ŞÜKRET
Dursun, çok feci bir trafik kazası geçirir... Koma halinde hastaneye kaldırırlar. Tedavi olurken kendine gelir. Yatağında bakar ki bir kolu yok... Hepten morali bozulur, asabileşir. Bir taraftan da hastaneyi birbirine katar:
Ben tek kolla nasıl yaşarım şimdi!
Diye bağırıp çağırır. Kendini hastanenin penceresinden atıp intihar edeceğini söyler. Doktorlar başına toplanır, bakarlar Dursun ciddi, başlarlar nasihata:
Bak evladım, insan tek kolla da yaşayabilir, ölmediğine şükretsene. Sonra beterin beteri var. Geçen yıl Temel de kaza geçirdi. Onun iki kolunu birden kesmek zorunda kalmıştık... Ama o senin gibi bağırıp, hastaneyi birbirine katmadı. Şimdi de gül gibi yaşayıp gidiyor. İnanmazsan git de bak.
Dursun, bir an sakinleşir, gider yukarı mahallede Temel'i bulur. Bir de bakar ki, Temel'in hakikaten iki kolu kesik ama, Temel bahçede kıvır kıvır oynuyor, hem de nasıl oynuyor...
Bizim Dursun'un kafası karışır ve hayretle Temel'e yaklaşır:
Ula Temel, eyi ki seni gördüm, yoksa hayatum gideyidi. Ula bizim bi kolumuz kesildi diye intihar edeceğidum. Ama senin, iki koli kesik vaziyette, hem de bi dansöz gibi oynamana karşı teselli oldum... Şu dünyanın haline bak, benum tek kolum kesildi diye intihar edecek kadar beyinsuzum, sense iki koli yok göbek ataysun... Derken, Bizim Temel patlar:
Ula sen manyak misun, ne göbek atmasi. Sırtım fena halde kaşuniyi... Patlayrum
SAY
Bizim küçük Temel, Okuldan bir türlü mezun olamıyor. En sonunda öğretmen:
Oğlum seni imtihan edeceğim. Bilirsen seni mezun edeceğim.
Temel sevinir, sözlüye kalkar... Hoca:
Söyle bakayım Temel, İngiltere'yle Fransa kaç kez savaştılar?
Küçük Temel:
Alti defa savaştiler öğretmenum.
Hoca:
Aferin sana Temel, tebrik ederum, der.
Küçük Temel, mezun oldum sevinciyle hocaya bakarken, hoca:
Peki say bakalım, demez mi?
Küçük Temel:
Bir... İki... Üç... Dört... Beş... Alti.
araba
Temel bir gün kahvenin önüne kırmızı spor bir arabayla gelir kahveye girince Dursun sorar
-ula Temel bu arabayı nerden aldın
-oturun etrafıma da anlatayım
der temel herkez birikir etrafa
-bi gün otoban da otostop çekiyodum güzel bi sarışın durdu bu arabayla üstünde bi mini etek bir de mayo gibin bir üstü vardı beni tenha ormanlık bir yere götürdü ve önce bikiniyi sonra mini eteği çıkardı ve bana benden ne istersen alabilirsin dedi ben de arabayı aldım
dedi temel sonra dursun atladı
-zaten mini etek de sana yakışmazdı temel
|
Serinlemek İçin
Bir sarisin, bir kizil saçli ve bir esmer kadin çölün ortasinda arabayla yol almaktadirlar. Hava korkunç sicaktir. Arabanin motoru birden stop eder.
Inip baktiklarinda, motoru tekrar çalistiramayacaklarini anlarlar. Mecburen çölde uzunca bir yürüyüs yapmalari gerektiginden, her biri arabadan birseyler alir.
Esmer, bir sise su; kizil sacli bir paket bisküvi ve sarisin da arabanin kapisini söküp alir. Çölde yürümeye baslarlar ve bir süre sonra dinlenmek için mola verirler.
Mola sirasinda sarisin ve esmer kadinlar kizil saçliya döner ve niye bir paket bisküvi aldigini sorarlar.
- "Acikirsam yerim, diye düsündüm" cevabini verir kizil saçli "..çölde ne kadar yürüyecegimiz belli degil.."
Hepsi de bunun çok mantikli oldugunu düsünür. Ve sonra sarisin kadinla kizil saçli olani esmere döner ve niye yanina bir sise su aldigini sorarlar.
- "Eger susarsam, yanimda içecek birseyim olmasi gerektigini düsündüm.." diye cevaplar esmer kadin.
Evet, bu çok akillica bir fikir, diye düsünür diger ikisi. En sonunda esmer ve kizil saçli kadinlar sarisina dönerler ve arabanin kapisini niçin söküp aldigini sorarlar.
- "Seyy.." der sarisin "..çok sicak olursa pencereyi açip serinlerim diye düsündüm de.."
|
Sarışınlara Satmıyoruz
Genc ve guzel sarisin, alisveris merkezinin beyaz esya reyonuna girer ve saticiya sorar:
- "Su kucuk televizyonu almayi dusunuyorum, fiyati nedir ?"
- "Kusura bakmayin hanimefendi sarisinlara satis yapmiyoruz.!"
Genc kadin sinirlenir, evine gider, sacinin rengini degistirir ve ertesi gun magazaya geri gelir, ayni saticiya yaklasir ve:
- "Su kucuk televizyonu satin almak istiyorum." der
- "Kusura bakmayin hanimefendi sarisinlara satis yapmiyoruz !!!!"
Kadin iyice sinirlenmistir, solugu bir kuaforde alir, bu defa koklu bir degisiklik yapar, hatta makyajindan,goz rengine o tam bir esmer bombadir artik.. Ayni magazaya gider, ayni saticinin yanidadir ertesi gun:
- "Su kucuk sevimli beyaz renlki televizyon ne kadar "
- "Kusura bakmayin hanimefendi, sarisinlara satis yapmiyoruz"
- "Inanmiyorum, nasil anladiniz sarisin oldugumu, uc gundur kendimi esmere cevirmek icin yapmadigim kalmadi!"
- "Hanimefendi 3 gundur satinalmaya calistiginiz sey Mikrodalga firin!"
Mahkemede hakim, Temel'e sormus;
- Kiminle evlisin?
- Bizum kariylan!
Hakim sinirlenmis,;
- E, herhalde. Sen hic erkekle evlenen duydun mu?
- Duydum tabi, nasil duymadum!
- Kimmis,?
- Bizum kari.
-Merhaba ben Giresunlu Temel.
-İyi de sen Karadenizliye benzemiyorsun.
-Nasıl ıspatlayabilirim sana Karadenizli olduğumu?
-Fındık de bakayım.
-Finduk!
-Hah şimdi oldu sen Karadenizlisin.
Bir gün bir Fransız,bir İngiliz ve Temel uçağa binmişler.Hostesler bavulları kontrol ediyorlarmış.Fransızın bavulunda 7 don varmış.
-Neden sende 7 don var?
-Ben bir haftalık yolculuğa çıkıyorum her güne bir don aldım.
Hostesler İngilizin bavuluna bakmışlar.8 don varmış.
-Neden sende 8 don var?
-Ben de bir haftalık yolculuğa çıkıyorum.Her güne bir don aldım bir de yedek koydum.
Hostesler Temel'in bavuluna bakmışlar.12 don varmış.
-Neden sende 12 don var?
-Her aya bir don.Ocak,şubat,mart,nisan,mayıs,haziran,temmuz,ağustos,eylül,ekim,kasım,aralık.
Temelde aşırı bir unutkanlık başlamış.Bu rahatsızlığı sebebiyle doktora gitmiş.Doktor Temel'e nesi olduğunu sormuş.
Temel:
son günlerde çok unutkan oldum herşeyi çok çabuk unutuyorum demiş.
Doktor:
hımm peki ne zamandan beri bu durum var?
Temel:
ne durumu doktor bey?
Temel duş almaya girer, şampuanı saçlarına boşaltıp ovalamaya başlar. Sırtını keselemeye gelen annesi sorar :
Oğlum kafanı ıslatmayacak mısın ?..
Temel cevap verir : “ Yok anne bu şampuan kuru saçlar içinmiş...!!
Kalp cerrahı
Dünyanın en ünlü kalp cerrahının arabası bozulmuş. Arabasını tamire götürmüş. Tamirci arabanın kaputunu açmış ve kalp cerrahına dönerek:
- "Size birşey soracağım neredeyse ben ve siz aynı işleri yapıyoruz. Mesela ben şimdi itina ile kaputu açacağım bir bakışta problemin nerde olduğunu anlayacağım, kapakçıkları temizleyeceğim, gerekirse kabloları, motor yağını değiştireceğim, hatta çok gerekli ise
motoru çıkarıp yerine yenisini takacağım. Söylesenize nasıl oluyorda siz binlerce dolar kazanıyorsunuz ama ben meteliğe kurşun atıyorum?"
Bunun üzerine cerrah tamircinin kulağına eğilmiş ve şöyle demiş:
- "Bunların hepsini motor çalışıyorken yapmayı denesenize!"
|